Doç. Dr. Hasan Hüseyin Tavukçu, “Özellikle ailede prostat kanseri hikayesi varsa kişilerin 40 yaşından itibaren, yoksa 45 yaşından itibaren prostat kanseri açısından kan tahlili ve muayene ile değerlendirilmesi gerekir. Prostat büyümesinde hasta idrar akış hızında zayıflık, sık idrara çıkma gibi durumlar yaşar. Prostatitler ise idrar yanmasıyla ortaya çıkabilir” dedi.
Doç. Dr. Hasan Hüseyin Tavukçu, 40 yaşını geçen erkeklerin korkulu rüyası olan prostat ile ilgili hastalıklara karşı uyarılarda bulundu. Doç. Dr. Tavukçu, prostat ile ilgili 3 önemli hastalığın olduğunu belirterek, “Prostat erkeklerde idrar kesesi ve dış idrar kanalında yerleşmiş olup içerisinden meni kanalları dış idrar kanalına girer. Prostat ile ilgili hastalıklar prostat kanseri, prostatın iyi huylu büyümesi-tıkanıklığı ve prostat iltihabı denilen prostatitlerdir” şeklinde konuştu.
HANGİ YAŞTA KANSER TARAMASI ŞART?
Prostat kanserinin, prostatın dış kabuğuna yakın alanlarda geliştiği için erken dönemde genellikle belirti vermediğine değinen Doç. Dr. Tavukçu, şöyle devam etti:
“Özellikle ailede prostat kanseri hikayesi varsa kişilerin 40 yaşından itibaren, yoksa 45 yaşından itibaren prostat kanseri açısından kan tahlili ve muayene ile değerlendirilmesi gerekir. Eğer kan tahlilinde yükseklik veya muayenede anormallik saptanırsa prostattan iğne biyopsisi alınması gerekir. Biyopsi sonrası prostat kanseri tespit edilirse vücutta başka bir yere yayılma olup olmadığı radyolojik görüntüleme yöntemleri ile incelenmelidir. Metastaz yoksa ve hastalık prostata sınırlı ise tedavi olarak prostatın çıkarılması ameliyatı (radikal prostatektomi) veya radyoterapi (ışın tedavisi) hastanın durumuna göre önerilir. Ancak vücutta başka bir alana yayılma (metastaz) varsa hastaya hormonal tedavi ve kemoterapi seçenekleri düşünülmelidir”.
İDRAR DÜZENİNDE BOZULMA
Doç. Dr. Tavukçu, prostat büyümesine ilişkin ise şu bilgileri verdi: “Prostatın iyi huylu büyümesi-tıkanıklığı(BPH), dış idrar kanalına prostatın yaptığı basıya bağlı tıkanıklık olarak tanımlanır. Bu durumda hastanın idrar akış hızında zayıflık, kesik kesik idrar yapma, sık idrar, gece sık idrar, idrar kaçırma, idrar kesesini tam boşaltamama gibi şikayetleri olur. Hastalık ciddi düzeyde ise hasta idrarını yapmayıp sonda takılması gerekebilir. Hastanın yapılan tetkikleri sonrası semptomları hafif-orta düzeyde ise ilaçlarla tedavisi planlanır. Ancak bazı durumlarda cerrahi tedavi gerekir. Örneğin; tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu, taşma tipi idrar kaçırma, idrar kesesinde taş veya divertikül (kesecik) bulunması, tekrarlayan idrar yapamamaya bağlı sonda takılmaları, böbrek idrar kanallarında genişleme ve böbrek yetmezliği ile BPH’a bağlı gözle görülen idrarda kanama durumlarında cerrahi tedavi mutlaka önerilir.
Endoskopik prostat rezeksiyonları ile tedavi sağlanır. Tedavi için hangi yöntemin seçileceğine hastanın prostat boyutuna göre karar verilir. Genellikle 80 ml üzeri prostatlarda açık veya lazer enüleasyon prostatektomileri ve bipolar-plazmakinetik rezeksiyon sistemleri, 80 ml altındakilerde her türlü yöntem kullanılabilir”.
İDRAR YANMASI
Erkeklerde prostat iltihabının da sıkça görüldüğüne işaret eden Doç. Dr. Tavukçu, “Prostatitler, akut prostatit; ateşli ve ciddi düzeyde idrar güçlüğü ile birlikte olan prostat iltihaplanması iken kronik prostat; 3 aydan uzun süredir olan ve çoğunlukla idrar yanması ve göbek altı bölgelerde ağrı ile kendi gösteren bir klinik tablodur. Akut prostatit yoğun antibiyotik tedavisi ile birlikte hastane yatışı gerektirebilir. Kronik prostatit tedavisinde genellikle semptomlara yönelik ilaç tedavisi uygulanır” şeklinde konuştu.
DHA