Her leke aynı değil, ciltteki izler ne anlatıyor?

Güneşin Deri Üzerindeki Etkileri

Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Deri ve Zührevi Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi olan Yılmaz, güneşin yaşamın kaynağı olduğunu ancak aynı zamanda deri kanserlerine, kırışıklıklara ve erken yaşlılığa neden olabileceğini belirtti.

Güneş hasarlarının zamanla birikmeye başladığını vurgulayan Yılmaz, “Güneş yanıklarının etkileri yaşam boyu deride kalır. Zamanla güneşin hasarları, lekeler, deri deformasyonları, kırışıklıklar veya hatta kanser şeklinde kendini gösterebilir. 5-6 aylık bir bebekken alınan güneş bile ilerleyen yıllarda hasarların görünür hale gelmesine sebep olabilir” şeklinde konuştu.

Özellikle 10.00-16.00 saatleri arasındaki yoğun güneş ışınlarına karşı korunmanın önemine değinen Yılmaz, güneş koruyucu kremler yanında şapka, uzun kollu giysi ve şemsiyenin de koruyucu önlemler olduğunu vurguladı. D vitamini üretimi için gerekli olan güneş ışınlarının kolumuza veya bacağımıza düşmesinin yeterli olduğunu, bu yüzden güneşin zararlı etkilerinden kaçınmanın önemli olduğunu belirtti.

Ayrıca Yılmaz, Avrupa’da dermatologlarla birlikte yürüttükleri “Euromelanom Projesi” kapsamında insan yüzünde güneşin hasarlarını vurgulamak amacıyla bebeklikten yaşlılığa kadar değişimleri gösteren görseller kullandıklarını aktardı.

“Güneş Yanıklarının Uzun Vadeli Etkileri”

Güneşin hasarları ve değişimlerini net bir şekilde görselleştirdiklerini belirten Yılmaz, kısa süreli tatillerdeki güneş yanıklarının ciddi sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekti. Güneşin zararlı etkilerine karşı derhal önlem alınması gerektiğini ve güneşin hasarlarını unutmayan bir derinin, güneş yanığı geçirmiş kişilerde melanom riskinin yüksek olduğunu söyledi.

Özellikle genç yaşlarda şiddetli güneş yanığı geçiren bireylerin ileri yaşlarda da dikkatli olması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, lekelerin takip edilmesi ve gerektiğinde uzman desteği alınması gerektiğini belirtti. Güneş yanığından yıllar sonra bile melanom gelişme riski devam edebileceği için lekelerin sürekli olarak kontrol edilmesi gerektiğini ifade etti.

Related Posts

Ereksiyon Problemi Nedir?

Ereksiyon Problemi Neden Olur, Ereksiyon Sorunu Erkeklerde Ne Gibi Psikolojik Sorunlara Yol Açar?

Kelime kaybıyla başlıyor! Sessiz tehdit: Primer Progressif Afazi

Primer Progresif Afazi’nin (PPA), Alzheimer hastalığı gibi diğer demans türlerinden farklı olarak, başlangıçta sadece dil işlevlerini etkilediğini aktaran Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Sultan Tarlacı, nadir görülen nörolojik hastalığın belirtileri, tanı süreci ve hastaya yaklaşım yöntemleri hakkında bilgi verdi.

Uzman uyardı: ‘Merdiven altı’ zayıflama iğneleri tehlike saçıyor

Diyabetle mücadele ve diyete dirençli obezite tedavisinde kullanılmak üzere reçete edilmesi gereken ve halk arasında zayıflama iğnesi olarak bilinen diyabet iğnelerinin kontrolsüz kullanımı tehlike saçıyor. İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sait Gönen, soğuk zincirde muhafaza gerektiren bu iğnelerin merdiven altı satışının ABD’de yüzde 60’lara ulaştığını, ülkemizde de kontrolsüz bir şekilde kullanımının son dönemde büyük oranda arttığını kaydetti.

HIV tedavisinde devrim niteliğinde yöntem: ‘Hepimizi şaşkına çevirdi’

Avustralya’daki bilim insanları, HIV’in bağışıklık sistemi ve ilaçlardan gizlendiği beyaz kan hücrelerinde görünür hale getirilmesini sağlayan devrim niteliğinde bir yöntem geliştirdi. Melbourne’deki Peter Doherty Enfeksiyon ve Bağışıklık Enstitüsü’nde yürütülen çalışma, HIV tedavisinde umut vaat eden bir adım olarak değerlendiriliyor.

Günlük et tüketimi 100-150 gram olmalı! ‘Eti kavurma değil, haşlama yiyin’

Kurban Bayramı gibi etin yoğun tüketildiği dönemlerde pişirme yöntemlerinin sağlık açısından büyük önem taşıdığını belirten Beslenme Uzmanı Öğr. Gör. Kübra Şahin, Kurban Bayramı’nda sağlıklı ve dengeli beslenme konusunda önemli uyarılarda bulundu.

Öksürük sesinden üretti: Ne işe yaradığı gündem oldu

Hitit Üniversitesi’nde farklı alanlardan uzmanların işbirliğiyle geliştirilen yazılım, KOAH, astım, bronşit, üst solunum yolu hastalıkları, zatürre, reflü gibi hastalıklar ile sağlıklı öksürüğü yüzde 91 başarı oranıyla tespit edebiliyor. Hitit Üniversitesi Biyoistatistik Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Emre Demir, “Projenin üçüncü aşamasında, cep telefonuyla kaydedilecek öksürük sesiyle kişinin kendisine doğrudan solunum yolu tanısı koyacağı bir mobil uygulama geliştirmek istiyoruz” dedi.